Kadere fetva verdirmek

hayatımız türlü imtihanlarla dolu. herkesin yaşadığı problemler farklı farklı. büyük söylemeyin. bir olay karşısında ben olsam bunu yapardım şunu yapardım demeyin. her söz sınanır. bir bakmışsınız kendi başınızada gelmiş. ben kadere fetva verdirdim. şimdi ise her olaya farklı gözle bakıyorum. ahkam kesmiyorum. evet her söz sınanır. mesela ben Allahı seviyorum bile demememiz gerektiğini geçen bir kitapta okudum. bunun yerine Allahı kalbime yerleştirdiği sevgi kadar seviyorum. çünki onu sevmekte okadar kolay değil .hz ibrahim gibi sevebilirmiyiz. yavrumuzu feda edebilirmiyiz. biz daha azıcık bir sıkıntı görsek savruluyoruz. bakın haç suresi 11 ayette ne güzel bildirmiş rabbimiz bize.

İnsanlardan kimi Allah’a yalnız bir yönden kulluk eder. Şöyle ki: Kendisine bir iyilik dokunursa buna pek memnun olur, bir de musibete uğrarsa çehresi değişir (dinden yüz çevirir). O, dünyasını da, ahiretini de kaybetmiştir. İşte bu, apaçık ziyanın ta kendisidir.

 Her güzellik Allahtandır. bütün yanlışlar kusurlar  başımıza gelen bela ve musibetlere ise yanlızca ben sebeb olmuşumdur diye düşünmeliyiz. 

ibaded 2 ye ayrılır. 

1. namaz oruç gibi bedenen yaptığımız şeyler

2. ise bela ve musibete sabretmek

baştada dedimya her iddia sınanır. biz Allaha inandığımızı söylüyoruzya elbette sınanıcak . ne ile bela ve musibetlerle. kişinin gerçek durumu böyle açığa çıkacak. 

mevlam hepimizi hayat sınavından geçenlerden eylesin.

Beynimiz o kadarda akıllı değilmiş.

siz bakmayın benim böyle başlık attığıma aslında beynimiz çok iyi çalışıyorda biz kullanmayı beceremiyoruz. araştırmacıların dediğine göre ki bunu nasıl ölçüyorlar bilemiyorum. aslında beynimizin sadece yüzde 10 nu kullanıyoruz. yani kalan 90 nı çalıştıramıyoruz. ki bencede beynimizi yüzde yüz kullansaydık ruhaniyette olurdu farklı bir boyuttuda algılardık. eski zaman insanları nasıl aynı zamanda farklı konuların alimi olmuş anlayamıyorum. mesela hem kuran alimi hem matematik hem tıp. gerçekten beyinlerini kullanmayı keşfetmişler. ben bir konuyla bir mütted ilgilensem öteki işlerim yarım kalıyor. gerçi bunun cevabıda basit. zamanı yönetememek.

neyse asıl konuma geri döneyim beynimiz olumsuzu algılamıyor. örneğin ben artık kilo almayacağım dediğinizi düşünün beyin bu cümleyi şöyle algılıyor artık kilo al.
 ma ekini algılamıyor. oyüzden cümlelerimize daha dikkat etmeliyiz. bu cümleyi şöyle kurmalıyız ben artık kilo vereceğim.

 beynimiz ne düşünüyorsa vucuduuz ona göre hareket ediyor. ve bunun terside mümkün. ne demek istediğimi bir örnekle açıklayayım. mesela mutsuzsunuz suratınız asıktır. kendinizi zorlayıp güldünüz. vucud beyne şu sinyalleri veriyor ben mutluyum anında ruh haliniz değişiyor. demekki istemesekte tebessüm etmeliyiz. boşuna sadaka değil tebessüm etmek.

bir hadistede
  415. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: 
"Biriniz ayaktayken öfkelenirse, hemen otursun. Öfkesi giderse iyi, gitmezse hemen yatsın." 
Ebû Zer radıyallahu anh. Ebû Dâvud.

böyle diyor peygamberimiz. buda bu araştırmaları doğrular nitelikte.

demekki ne yapmalıyız düşüncelerimizi değiştiremiyorsak hareketlerimizi değiştirelim olumlu düşüncelerde peşinden gelir. 

HAYIRLISI

hani bazen olurya bir söz  duyarsınız ve beyninizde şimşekler çakar. işte banada böyle oldu. tamda bu sözlere ihtiyacım varmış. ben evde televizyon dinlerken. evet izlerken değil dinlerken o ara mutfakta az işim vardı sadece dinliyordum bir programda hoca şöyle dua etti. isteklerimi gönlüme hayırlı eyle. bu sözden çok etkilenmeme rağmen onu 2 gün sonra unutmuştumki telefonuma gelen mesajla sarsıldım. mesajda aynen şu yazıyordu 

bazen Allahtan dua isterken' ALLAHIM HAKKIMDA HAYIRLIYSA VER' DİYORUZ sonra hakkımızda hayır olanı verdiğinide beğenmiyoruz. Hz. ali şöyle dua yapardı: ALLAHIM GÖNLÜMDE OLANI HAKKIMDA HAYIRLI EYLE, HAKKIMDA HAYIRLI OLANIDA GÖNLÜME RAZI EYLE.

şuanki hayatımın şifresi günlerdir aradığım sorunumun çözümü buymuş işte. umarım duam daimi olur.

AYETEL KÜRSİ

evet çoktandır tefsir işleymedim çokda ihtiyacım vardı kendime bir hatırlatma olsun inş.

 bakara suresinin 255. ayetidir. içinde kürsi kelimesi geçtiği için ayetel kürsi denilmiş.

kürsi: bildiğimiz taht manasında değildir. iktidar ve ilim demektir.

255: ALLAH, ONDAN BAŞKA İLAH YOKTUR;

ilah: kendisine kulluk edilen varlık, kişinin boynundaki ipin sahibi. hatrını kazanmak için çırpındığımız varlık.uğrunda seve seve malını ve canını feda ettiğimiz demektir. 

insan kul olmaya müsait yaratılmıştır. mutlaka birşeye tapınma ihtiyacı içindedir. çocuklarımıza mümkün mertebe Allah sevgisini anlatalım yoksa onlar örnek alınmıycak şeylere tapmaya başlarlar.

insanlar 4 de ayrılır

1. ipin ucunu ALLAH CC  ye verenler:

ben sadece sana kulluk yaparım. herşeyi sen bilirsin, benim aklım, bilgim kıttır diyenler ki olması gerekende budur.

2. ipin ucunu kendi elinde tutan: benim aklım bana yeter hiçbirşeye ihtiyacım yok diyenler. 

3. ipin ucunu Allaha vermiş, kelimeyi şehadet getirmiş, ancak bu ipin yanına bir ip daha bağlamış mesela moda, bir ip daha bağlamış adetler, bir ip daha baplamış patronuna vermiş, vermişte vermiş ipleri. boynundakiler çoğalmış. hem Allahı hem başkalarını razı etmeye çalışıyor. bunun adı müşriktir. şeytana vermiş onun kulu olmuş. müdüre vermiş onun kulu olmuş. Allah korusun bizleri bu hale düşmekten.

4. bu madde şirk ile günahın ayrımını yaptığı için çok önemli.

ipin ucunu Allaha vermiş ama birileri onun boynuna zorla kement takıp ipleri ele geçirmiş.

eğer iplerden rahatsız olmazsa günün birinde müşrik ve zalime dönüşebilir. Allah muhafaza. bazen açlık ve ölüm korkusuyla bazende bilmediği için boynundaki ipe müsade verir. günahkar olur.